SEFiA İklim Gündemi’nin yeni sayısına hoş geldiniz…
Bugün, 24 Haziran 2024.
Herkese iyi bir hafta dileriz.
Bu sayıda, Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Dünya Enerji Yatırımları raporunun son güncellemesine göz atıyoruz. Temiz enerjiye yapılan küresel yatırım, 2024 yılında fosil yakıtlara giden miktarın neredeyse iki katına ulaşacak.
Yorum ve geri dönüşlerinizi bekliyoruz!
Keyifli okumalar,
İKLİM VE FİNANSMAN HABERLERİ
|
|
|
|
|
TEMİZ ENERJİ YATIRIMLARININ GÖRÜNÜMÜ
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) Dünya Enerji Yatırımları raporunun son güncellemesi yayımlandı. Rapora göre, dünya genelinde toplam enerji yatırımlarının 2024 yılında ilk kez 3 trilyon doları aşması bekleniyor.
- Dünya Enerji Yatırımları: Rapor, enerji sektöründeki sermaye akışlarını izlemek için küresel bir ölçüt sunmakta ve yatırımcıların yakıt ve elektrik tedariki, kritik mineraller, verimlilik, araştırma ve geliştirme ve enerji finansmanı gibi tüm alanlardaki risk ve fırsatları nasıl değerlendirdiklerini inceliyor.
İlk kez 3 trilyon doları aşacak yatırımlar dâhilinde; yenilenebilir enerji, elektrikli araçlar, şebekeler, depolama, düşük emisyonlu yakıtlar, verimlilik iyileştirmeleri ve ısı pompaları olmak üzere temiz teknolojilere yaklaşık 2 trilyon dolar harcanması öngörülüyor. Temiz enerjiye yapılan küresel yatırım, tedarik zincirlerinin iyileştirilmesi ve temiz teknolojiler için daha düşük maliyetlerin yardımıyla 2024 yılında fosil yakıt yatırımlarının neredeyse iki katına ulaşacak. Söz konusu yatırımlar, 2020 yılından bu yana hızlanırken; yenilenebilir enerji, şebekeler ve depolama için yapılan harcamalar şu anda petrol, gaz ve kömür için yapılan toplam harcamalardan daha yüksek.
Yatırımda dengesizlikler: Raporda, yatırımlardaki büyük dengesizliklerin altı çiziliyor. Her ne kadar Hindistan ve Brezilya’nın başını çektiği yükselen ve gelişmekte olan ekonomiler (Çin dışında) ilk kez 300 milyar dolar yatırım miktarını aşmaya hazırlansa da bu rakam toplam küresel temiz enerji harcamalarının yalnızca %15’ini oluşturuyor. Modern enerjiye tam erişim sağlamak ve artan enerji talebini sürdürülebilir bir şekilde karşılamak için bu yatırım miktarının çok daha üst seviyelere çıkması gerekiyor.
Güneş enerjisi: Güneş paneli maliyetleri son iki yılda %30 oranında azalırken; özellikle bataryalar için gerekli olan mineral ve metallerin fiyatları keskin bir şekilde düşüyor. Böylece güneş enerjisine yapılan yatırım, diğer tüm üretim teknolojilerinin toplamını geride bırakıyor. 2023 yılında rüzgâr ve güneş enerjisine yatırılan her bir dolar, on yıl önce aynı teknolojiler için harcanan bir dolardan 2,5 kat daha fazla enerji üretimi sağlıyor.
Nükleer: Nükleer enerjiye yapılan yatırımların 2024 yılında artarak 80 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu rakam, son on yıldaki nükleer yatırımlarının en düşük noktası olan 2018 yılı seviyesinin neredeyse iki katı.
Şebeke yatırımları: 2024 yılında yeni politikalar ve finansmanın etkisiyle, Avrupa, ABD, Çin ve Latin Amerika’nın bazı bölgelerinde şebeke harcamalarının 400 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Gelişmiş ekonomiler ve Çin, küresel şebeke harcamalarının %80’ini oluşturuyor.
Batarya ve depolama: Artış eğiliminde olan batarya depolama yatırımlarının 2024 yılında 50 milyar doları aşması bekleniyor. Ancak harcamalar oldukça yoğunlaşmış durumda. 2023 yılında, gelişmiş ekonomilerde ve Çin’de batarya depolamaya yatırılan her bir dolara karşılık, diğer gelişmekte olan ekonomilerde sadece bir cent yatırım yapılıyor.
Çin, ABD ve Avrupa: Çin, 2024 yılında tahmini 675 milyar dolara ulaşarak temiz enerji yatırımlarında en büyük paya sahip olacak. Bu durum, Özellikle üç sektördeki güçlü iç talepten kaynaklanıyor; güneş enerjisi, lityum piller ve elektrikli araçlar. Avrupa ve ABD sırasıyla 370 milyar dolar ve 315 milyar dolarlık temiz enerji yatırımıyla Çin’i takip ediyor. Bu üç büyük ekonomi tek başlarına küresel temiz enerji yatırımlarının üçte ikisinden fazlasını oluşturuyor ve enerjiye yönelik uluslararası sermaye akışındaki eşitsizliklerin altını çiziyor.
Petrol ve gaz yatırımları: Upstream petrol ve gaz yatırımlarının 2023’teki %9’luk artışın ardından 2024’te %7 artarak 570 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Bu artışa, 2017’den bu yana petrol ve gaz yatırımlarını %50’nin üzerinde artıran ve 2023-2024 harcamalarındaki artışın neredeyse tamamını oluşturan Orta Doğu ve Asya’nın ulusal petrol şirketleri öncülük ediyor.
Finansman: Günümüzde küresel enerji yatırımlarının dörtte üçü özel ve ticari kaynaklardan, yaklaşık %25’i kamu finansmanından ve sadece %1’i ulusal ve uluslararası kalkınma finansmanı kurumlarından finanse ediliyor. Gelişmekte olan ekonomilerdeki tüm enerji yatırımlarının yarısı hükümetler veya KİT’ler tarafından yapılırken, bu oran gelişmiş ekonomilerde sadece %15 seviyesinde. Özel hanehalkları tarafından yapılan veya karar verilen toplam enerji yatırımlarının payı 2015 yılında %9 iken bugün %18’e yükselmiş durumda.
Devam eden maliyet düşüşleri ve enerji güvenliği düşünceleri, artan yatırımları destekleyen en önemli faktörler olarak değerlendiriliyor. Fakat bu alanda sadece büyük ekonomilerin rekabetinin aşılması gerektiğinin altı çiziliyor. Fosil yakıtlardan güvenli ve uygun maliyetli bir geçiş, yatırımların büyük ölçüde yeniden dengelenmesini gerektiriyor. COP28’de kabul edilenler de dâhil olmak üzere enerji ve iklim hedeflerine ulaşma yolunda ilerlemek için çok daha fazla çaba sarf edilmesi lazım. COP28 hedeflerine ulaşmak için 2030 yılına kadar temiz enerji yatırımlarının dünya genelinde iki katına, Çin dışındaki gelişmekte olan ekonomilerde ise dört katına çıkarılması gerekiyor.
TAKİP ETTİKLERİMİZ
- SEFiA Analisti Taylan Kurt, Mekanda Adalet Derneği’nin (MAD) Enerji Yoksulluğu Podcast’leri serisinde Uluslararası Enerji Ajansı’nın Mayıs 2024’te yayınladığı “Uygun Fiyatlı ve Adil Temiz Enerji Geçişleri için Stratejiler” raporu etrafında enerji dönüşümünün enerji yoksulluğuna ne ölçüde hitap edebileceğini MAD Çevre Adaleti Programı Uzmanı Yağız Eren Abanus ile değerlendirdi.
- AB Parlamentosu seçimleri, iklim hareketini nasıl etkiler?
- Türkiye ve İspanya arasında enerji dönüşümü mutabakat zaptı imzalandı.
- Her 5 kişiden 4’ü daha güçlü iklim politikaları talep ediyor.
Siz de fikrinizi belirtin